Yapay Zekâ Diş Hekimliğinde Devrim Yaratıyor

 Yapay zekâ hayatın pek çok alanında olduğu gibi diş tedavisinde de kullanılıyor. İstinye Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Emir Yüzbaşıoğlu, yapay zekânın diş röntgenlerini saniyeler içinde analiz ettiğini, hekime bulguları hızlıca sunduğunu ve muayene süresini kısalttığını belirtiyor.  Yapay zekâ sayesinde bulguların doğru ve hızlı bir şekilde tespit edilebildiğini belirten Prof. Dr. Hüseyin Emir Yüzbaşıoğlu, şunları söylüyor:

“Diş hekimliğinde en fazla teşhis ve röntgen görüntüleme alanlarında yapay zekâ yazılımları kullanılıyor. Hastalarımızdan aldığımız diş röntgenlerini bu sistemler tarafından incelenerek hekimin gözünden kaçabilecek çürükler, kök ucu lezyonları vb. hastalıkları çok hızlı şekilde doğru ve güvenilir şekilde tespit edilebiliyor. Yapay zekâ destekli sistemler avantaj da sağlıyor. İnsan faktöründen kaynaklanan yorgunluk, dikkat dağınıklığı gibi etkenlerle hata payı oluşabilir. Her bir röntgenin dikkatlice incelenmesi zaman alır. Yapay zekâ, diş röntgenlerini saniyeler içinde analiz ediyor ve hekime bulguları hızlıca sunuyor, bu da muayene süresini kısaltıyor. Özellikle diş röntgenlerinde, insan gözünün zor seçtiği erken aşamadaki lezyonları, çürükleri ve kemik kayıplarını saniyeler içinde tespit edebilir. Teşhiste en büyük farkı burada yaratıyor.”

“İdeal yolu ve süreyi hesaplıyor”

Yapay zekâyı kullanan yazılımlarla çalıştıklarını belirten Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, “Fakültemizde Bilgisayar Destekli Tasarım/Bilgisayar Destekli Üretim sistemlerimizde, yapay zekâyı kullanan yazılımlar kullanıyoruz. Bu yazılımlar, ağız içinden taradığımız diş ölçülerine göre kron, köprü veya inley/onley dolguların tasarımını otomatikleştirerek hassasiyeti artırıyor. Ortodonti kliniğimizde, hastamızın çene ve diş yapılarını analiz eden yapay zekâ yazılımı, hastaların dişlerinin nasıl hareket edeceğini, ideal yolu ve süreyi hesaplayarak tedavi planlamasında hekime destek oluyor” diyor.

“Öğrenciler dijital çağın gerektirdiği yeteneklerle hazırlanıyorlar

“Yapay zekâ geleceğin diş hekimlerini yetiştirme şeklini kökten değiştiriyor. Yapay zekâ kullanan diş hekimleri kullanmayanlara göre birkaç adım önde olacaklar” diyen Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, şöyle devam ediyor: 

“Öğrenciler artık sadece teorik bilgi değil, dijital planlama yazılımlarını ve yapay zekâ destekli teşhis araçlarını kullanmayı öğrenerek kliniğe daha donanımlı ve dijital çağın gerektirdiği yeteneklerle hazırlanıyorlar.”

“Yüze ve gülüşe en uyumlu diş şekillerini öneriyor

Yapay zekâ teknolojilerinin dijital diş hekimliğine entegrasyonu hakkında da konuşan Yüzbaşıoğlu, “Dijital diş hekimliğinde ağız içi tarayıcılar, CAD/CAM vb. teknolojiler zaten veriye yani bilgiye dayalıydı. Yapay zekanın entegrasyonu ise bu süreçleri hız, hassasiyet ve öngörü açısından üst seviyeye taşıdık” diyerek bunun hasta memnuniyetine etkilerini ise şöyle özetledi:

“Bu entegrasyon tasarım ve üretim sürelerinin kısalttı. Yapay zekanın hassasiyeti sayesinde kron veya protezlerin ağza tam oturma oranı da artmış oldu. Ayrıca yapay zekâ estetik parametreleri analiz ederek yüze ve gülüşe en uyumlu diş şekillerini öneriyor. Bu da hasta memnuniyetini doğrudan artırıyor. Ayrıca şunu da belirtmeliyim, bizim temel yaklaşımımız, hasta mahremiyetini en üst düzeyde korumaktır. Bu tür sistemleri kullanırken, verilerin ulusal ve uluslararası veri güvenliği standartlarına ve yerel mevzuatlar uygunluğunu kesinlikle uyuyoruz.”

“Yapay zekâ diş hekimliğini dönüştürecek”

Yapay zekânın diş hekimliğini dönüştüreceğini de belirten Prof. Dr. Yüzbaşıoğlu, şu bilgileri veriyor:

“Önümüzdeki 5–10 yılda yapay zekâ, diş hekimliğini geri dönüşümsüz bir şekilde kökten dönüştürecek. Günümüzde hekimin eski hastalarından elde ettiği tecrübelerini hastalarına uyguladığı ancak tedavi sonuçlarının öngörülebilirliğinin net olmadığı bir dönemden, daha öngörülebilir tedavi sonuçları alacağımız zamanlara geçiyoruz. Hekimler yapay zekâ teknolojilerinin yardımıyla daha tedavi başlangıcında tedavi süreçlerinde nelerle karşılaşabileceğini, ne gibi işlemler yapabileceğini ve nihai sonucu hastası ile tedaviye başlamadan görebilecek, tartışabilecektir. Hekim sadece teşhis koyan, dolgu yapan, diş çeken veya protez yapan değil, yapay zekanın kendisine verdiği analizleri değerlendiren, kişiselleştirilmiş tedavi planları oluşturan ve en önemlisi hasta iletişimi ve etik kararlar veren bir yöneticiye dönüşecek. Hekim, yapay zekanın asistanı değil, yapay zekâ hekimin süper asistanı olacak.”

 “Yapay zekâ dersleri çağın gerekliliği olarak verilmeli”

Hekimlerin yapay zekâya güvenmesi ve bu teknolojileri benimsemesi konusundaki engellere de değinen Profesör, “Hekimler, yapay zekanın karar verme süreçlerini tam olarak anlamadıklarında veya sistemin sunduğu verilerin tıbbi ve hukuki sorumluluğunu kimin alacağı net olmadığında güvenmekte zorlanabilirler. Ayrıca genç hekimler veya küçük klinik sahipleri için ileri yapay zekâ sistemlerine yatırım yapmak caydırıcı olabilir” diyor.

Eğitim müfredatlarının da yenilenmesi gerektiğinin altını çizen Yüzbaşıoğlu, “Fakültelerimiz öğrencilerine ‘Dijital Diş Hekimliği’ ve ‘Yapay Zekâ Uygulamaları’ derslerini bir seçenek olarak değil çağın gerekliliği olarak vermelidir” diyor.

“Yeni yapay zekâ uygulamalarının geliştirilmesine yatırım yapılmalı”

Yeni yapay zekâ uygulamalarının geliştirilmesine yatırım yapılması gerektiğini belirten Yüzbaşıoğlu, şunları söylüyor:

“Yerli yapay zekâ çözümlerimiz ülkemizde bulunuyor. Ancak yeni yapay zekâ uygulamalarının geliştirilmesine yatırım yapılmalı ve bu sistemlerin kliniklerle entegrasyonu sağlanmalı. Hekimlere üniversiteler veya Diş Hekimleri Odaları tarafından organize edilen eğitimler ve bu tür sistemlerin kiralama seçenekleri sunulmalı. Bunun için üniversitelerimiz sektörle ortak AR-GE projeleri yürütmeli.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı