İKAS SESSİZ KALDIKÇA ŞÜPHE BÜYÜYOR!
Sessizlik Büyüyor: İKAS E-Ticaret Çözümleri Güven Tartışmalarının Odağında
Türkiye’de e-ticaret sektörünün önemli altyapı sağlayıcılarından biri olan İKAS, son günlerde adının karıştığı ciddi iddialara rağmen kamuoyuna herhangi bir açıklama yapmamasıyla eleştirilerin merkezine yerleşti. İKAS altyapısını kullanan bazı e-ticaret siteleri hakkında artan “ürün gönderilmediği” yönündeki şikâyetler, yalnızca satıcı firmaları değil, bu firmalara altyapı sağlayan İKAS’ın sorumluluğunu da tartışmaya açtı.
“Ürün Yok, Muhatap Yok” İddiaları
Özellikle lesiella.com isimli e-ticaret sitesiyle ilgili olarak çok sayıda vatandaş, ödeme yaptıkları halde ürünlerini teslim alamadıklarını iddia ediyor. Mağdurlar, sitenin özellikle çocuklara yönelik umut ve yardım temalı söylemler kullanmasının, kendilerinde güven duygusu oluşturduğunu belirtiyor.
Ancak iddiaların en dikkat çekici boyutu, mağdurların alışveriş yaparken İKAS gibi bilinen bir e-ticaret altyapısının kullanılıyor olmasını doğrudan bir güven göstergesi olarak algılamış olmaları.
Güven Zinciri Kırılıyor
Şikâyetlerde ortak bir ifade öne çıkıyor:
“Eğer bu site güvenilir olmasaydı, bu altyapıyı kullanamazdı diye düşündük.”
Bu yaklaşım, İKAS’ın sektörde sahip olduğu bilinirliğin, satıcıların güvenilirliği konusunda dolaylı bir referans olarak algılandığını ortaya koyuyor. İşte tam da bu noktada, yaşanan mağduriyetlerin ardından İKAS’ın sessizliği kamuoyunda ciddi soru işaretleri yaratıyor.
Şikâyetler Artıyor, Açıklama Yok
Şikâyet platformları ve sosyal medya incelendiğinde, geçmişte İKAS hakkında görece az sayıda olumsuz geri bildirim bulunmasına rağmen, son dönemde “İKAS altyapısına güvenerek alışveriş yaptık” vurgusuyla yapılan şikâyetlerde artış gözlemleniyor.
Buna karşın;
-
İKAS’tan resmî bir açıklama gelmiş değil
-
İddialara konu sitelerle ilgili herhangi bir kamuoyu bilgilendirmesi yapılmadı
-
Mağdurların yaşadığı sorunlara dair şeffaf bir duruş sergilenmedi
Bu durum, eleştirilerin dozunu her geçen gün artırıyor.
Hukuki Süreç Hazırlığı
Mağdur olduklarını belirten çok sayıda vatandaş, lesiella.com hakkında suç duyurusunda bulunmaya hazırlandıklarını ifade ediyor. Ancak birçok mağdur, yaşadıkları zararın yalnızca satıcıyla sınırlı olmadığını, altyapı sağlayıcının denetim ve müdahale sorumluluğunun da sorgulanması gerektiğini savunuyor.
Tüketici hakları savunucularına göre:
“Bir altyapı firması, kendi sistemini kullanan satıcılar üzerinden sürekli şikâyet alıyorsa, ‘ben sadece teknik hizmet veriyorum’ diyerek tamamen kenara çekilemez.”
Uzmanlardan Sert Uyarı
E-ticaret hukuku uzmanları, altyapı sağlayıcıların doğrudan ürün tesliminden sorumlu olmayabileceğini kabul etmekle birlikte, bilinen ve kurumsal firmaların daha yüksek bir özen yükümlülüğü taşıdığını vurguluyor.
Özellikle şu soruların cevapsız kaldığı belirtiliyor:
-
Satıcılar sisteme alınırken nasıl bir doğrulama yapılıyor?
-
Hakkında yoğun şikâyet bulunan sitelere karşı neden hızlı aksiyon alınmıyor?
-
Tüketiciler bilgilendiriliyor mu?
Bu soruların hiçbiri için şu ana kadar İKAS cephesinden net bir yanıt gelmiş değil.
Sessizlik Güveni Daha Fazla Zedeliyor
Sektör temsilcilerine göre, yaşanan asıl itibar kaybı iddialardan çok, kurumsal bir firmanın kamuoyuna karşı sessiz kalmasıyla derinleşiyor. Açıklama yapılmaması, iddiaların daha geniş kitlelere yayılmasına ve güven kaybının kalıcı hale gelmesine neden oluyor.
Sonuç: Sadece Satıcılar Değil, Altyapılar da Mercek Altında
Yaşanan gelişmeler, Türkiye’de e-ticaret sektöründe “güven” kavramının artık yalnızca satıcılarla sınırlı olmadığını açıkça ortaya koyuyor. Altyapı sağlayıcılar da, istemeseler bile, bu güven zincirinin kritik bir parçası olarak görülüyor.